MHP nefes alır gibi dur durak bilmeden çalışıyor. 31 Mart'ta yapılacak seçimlere hazırlık sürecini dolu dolu geçireceğiz. Hiçbir şeyi şansa bırakmayacağız. Sömürü çarkında öğütülen, iktidara değil Türkiye'ye muhalefet eden partilere meydanın boş olmadığını öğreteceğiz. Boş vakti olursa İstanbul'a uğrayan belediye başkanını evine göndereceğiz. CHP ve HDP yönetimindeki belediyeleri cumhurun yönetimi ile birleştireceğiz. Kayıp yıllar Allah'ın izni ile son bulacak. Merkezi yönetim ile yerel yönetimler tek ses olacak. Belediye kaynaklarını bölücülere sevk edenlerden milletimiz hesap soracak.Zamana göre fikir değiştirmeyiz. Rüzgarsız havada dönen fırıldağın kimler tarafından üflendiğini bilir yakasından tutarız. Zalim zalim, haine hain demeyi sürdüreceğiz. Çalışmaktan yorulmayacağız. Biz Türk ve Türkiye aşığı MHP'yiz. Vurmak ile düşmeyen MHP'yiz.Cumhurbaşkanı seçimleri 31 Mart'ta pekişip Türkiye Yüzyılı yürüyüşü güçlenecektir. Aklın yolu birdir. Yerelden genele birlik anlayışındayız. MHP ve cumhur ittifakı varsa elbette umut vardır, huzur vardır.Cumhuriyetin yeni yüzyılına imza atacağız. Türkiye yüzyılı hedefleri birer birer hayata geçecek. Elbette yapacağız, birlikte başaracağız. Çılgın Türklerin destanını hep beraber yazacağız.
7 Ekim'den bugüne Filistin'in kanı akmakta. Mazlumların feryadı dünyanın tamamında yankılanmakta. İsrail saldırıları hiçbir kural tanımadan devam etmekte. Netanyahu katliamları aralıksız sürdürme mesajı verdi. İsrail çatışma bölgesinde sıkıştı. Çok ağır kayıplar veren İsrail'in karşısındaki güçlerin çevresinden dolanarak aşmayı hedeflemekte. Masum insanları katletmektedir. El şifa hastanenin vurulması İsrail'in savaş suçları siciline yenisini ekledi. İsaril'in korkak ve aciz olduğunu bir kez daha tescilledi.Filistinliler zorla yurtlarından çıkarılmak istenmektedir. Avrupa Birliği'nin Gazze'de çatışmalara ara verilmesi çağrısı, caydırıcılığı olmayan kuru laf kalabalığıdır. Batı iki yüzlü ve çifte standartlıdır.Bildiğiniz gibi 11 Kasım'da Suudi Arabistan'ın başkenti Riyad'da İslam İşbirliği Teşkilatı Gazze konulu toplanmıştır. Riyad zirvesinde Sayın Cumhurbaşkanımız kadar samimi duruş sergileyen hiç kime olmamıştır. Gazzeli masumlar kirli su içerken, milyar dolarlar içerisinde yüzen kaymak tabaka rahat mıdır.Netanyahu Arap devletlerine sessiz kalın demiş. Bu müslüman Türk devletine sökmez. Ona buna diyet borcu olanların duruşundan da asla bahsedilemez. Türkiye Cumhuriyeti'nin kimseye eyvallahı yoktur. Zulme sessiz kalmak aynı zamanda ortak olmak demektir. Emperyalizme sonuna kadar tepki göstereceğiz. İlk olarak İsrail ile Filistin arasındaki çatışmaların durması ve insani yardım koridorların açılması şarttır. İkinci olarak israil tazminata mahkum edilmeldir. İki devletli çözüm iklimi oluşturulmalıdır.Avrupa Birliği komisyonu ülkemize karşı yine sakat bakışını bir kez daha göstermiştir. Raporda Türkiye'nin İsrail Filistin çatışmasına karşı duruşun AB'ye uyumlu olmadığı belirtilmiştir. Biz dünyaya haçlı emellerin mevzisinden değil, hilalin nurundan bakıyoruz. Hem Türküz, hem müslümanız. AB komisyonun 2023 yılı Türkiye raporunu yırtıp atıyoruz. Türk devlet ve toplum felsefesinin merkez değeri adalettir. Türk ve islam düşünürleri adaleti ortak denge olarak tarif etmişlerdir. Asıl olan adalettir. Hukuk esas olarak adaletin vasıtasıdır. Pozitif tartışmalar, makul öneriler, milletin hakkını gözeten açıklamalar hukukun üstünlüğünü güçlendirecektir. Kriz bekleyenlere, kriz düşü kuranlara açık söylüyorum ki hevesleri kursaklarında kalacak. Bunun yanında var olan sorunun kaynağına inmeden, sağlam çözüm yollarının inşası zordur. Anayasa Mahkemesi adalet düzeninin safrası ve sancısıdır. Anayasa Mahkemesi'nnin bireysel başvuru incelemelerinde yasa koyucunun hükümlerini yok sayması vakayi hayriyeden sapma halidir. TİP'ten Hatay Milletvekili seçilen ve Gezi Parkı davasından kesinleşen 18 yıl cezası bulunan Can Atalay'ın başvurusunun 3 ay gibi kısa sürede sonuçlandırılması, HDP'nin kapatma davasında aynı hassasiyetin niye gösterilmediği akıllara gelmiştir.CHP'YE OTURMA EYLEMİ TEPKİSİ: BU MİLLET SİZİ OSMANLI ŞAMARINI VURA VURA KALDIRACAK
Yargıya saygı mecburidir. Bu kararın gereği TBMM'de derhal yapılmalı ve konu kapatılmalıdır. Anayasa Mahkamesi ile Yargıtay arasında hiyerarşik bir düzen yoktur. Anayasa Mahkemesi'nin millet vicdanına ihlal kararları yeniden yargılama sebebdir. Anayasa Mahkemesi TBMM'ye karşı yetki alanını genişleterek ihlal kararı vereceğini ilan etmektedir. Gazi Meclis Anayasa Mahkemesi'nin vesayeti altında değildir. Milletin üstünde bir güç olamaz. TBMM'de oturma eylemi yapan güruhun Yargıtay'a laf etmesi küstahlıktır. Oturanlara sesleniyorum, siz oturmaya devam edin, Türk milleti size Osmanlı şamarını vura vura 31 Mart'ta kaldırmasını da bilecek.